2024 yılında elektrikli mobilite endüstrisi nihayet durdurulamaz bir büyüme noktasına varacak gibi görünüyor. Düşen maliyetler, teknolojik gelişmeler ve birçok pazardaki önemli devlet desteği nedeniyle dünya çapında araç satışlarının katlanarak artması sonucunda, 2024 yılında gerçek bir dönüm noktasına ulaşacak. Tüketicilerin, işletmelerin ve kamu sektörünün elektrikli araçlara geçişini giderek daha fazla görünüyor. Birçok pazarda kamuya açık şarjın hızı, kalitesi ve güvenilirliği konusunda gizli endişelere rağmen, yıllık bazda yaklaşık %35’lik bir artışı mevcut. Şarj altyapısı genişledikçe, daha uzun menzilli araçlar piyasaya çıkacak ve COP28’in 2050 yılına kadar fosil yakıtlardan uzaklaşmayı öngören yeni anlaşmasıyla beraber, bu yıl elektrikli araç satışlarının büyümesine doğru büyük bir ivme bekleniyor.
ABD elektrikli araçların benimsenmesinde Avrupa’yı geçecek
Elektrikli araçların benimsenmesinin küresel bir fırsat olduğuna şüphe yok, ancak yeni yılda da liderliği sürdürmesi muhtemel birçok pazar var.
Norveç, İsveç ve Hollanda gibi Avrupa pazarlarını erken benimseyen pazarlar şüphesiz 2024’te de tempoyu belirlemeye devam edecek, ancak en büyük EV geçişini ve ivmesini yaşayan ABD pazarı.
Mevcut okul otobüslerini düşük ve sıfır emisyonlu modellerle değiştirmek için ABD EPA Temiz Okul Otobüsü Programı tarafından beş milyar dolar yatırım yapıldı . ABD’de yaklaşık 600.000 okul ve toplu taşıma otobüsü varken, güvenilir bir şarj altyapısının uygulamaya konulması, bu altyapının yaygınlaştırılması ve başarısı açısından çok önemli olacaktır.
2024, elektrikli otobüs filolarının etkinleştirilmesine yönelik altyapı ilerlemesinin ivme kazanması açısından çok önemli bir yıl olacak.
Türkiye’de elektrikli araç benimsenmesi artacak ve ticari filolar yaygınlaşacak
Tesla’ nın Türkiye pazarına girmesi ve gördüğü ilgi ile beraber satışları başa baş giden TOGG ile beraber Türkiye’de elektrikli araç pazarı oluştu. Satışların ve ilginin daha da aratacağı ise kaçınılmaz. Ayrıca mikromobilite araçlarına da yoğun ilginin olduğu gözlemleniyor. Özellikle Citroen Ami‘ nin piyasaya hızlı girmesi ve sevilmesi bu alanda gelişecek olan diğer mikromobilite araçların da ilgi göreceğini ispatlıyor.
Ticari filolarda da elektrifikasyon başlayacak. Özellikle karbon emisyon programını yoğunlaştıran şirketlerin önceliği haline geleceği kesin. Yakıt maliyetlerinden dolayı da çoğu şirketin gündeminde bu yıl elektrifikasyon ciddi bir şekilde yer alacak.
Enerji yönetimi ekosistemi gerçeğe dönüşecek
2024 yılında elektrikli araçlara yönelik artan talebin karşılanması, altyapı zorluklarının üstesinden gelinmesini ve enerji yönetimi için en ileri teknoloji çözümlerinin oluşturulmasını gerektirecektir. Yapbozun önemli bir parçası, elektrikli araçların uygulanmasının hem pratik hem de sürdürülebilir olmasını sağlayan EV şarj cihazı yük yönetimidir; dolayısıyla bunun bu yıl pazarın daha fazla odaklanacağı bir konu olması bekleniyor.
Etkili yük yönetimi çözümlerine yatırım yapmak ve bunları uygulamak, daha sorunsuz ve etkili bir geçişin anahtarı olacaktır. Bu çözümler, mevcut şebeke altyapısının kapasitesinin en üst düzeye çıkarılmasına yardımcı olarak yeni üretim veya dağıtım kapasitesine yatırım yapma ihtiyacını azaltır. Ayrıca EV filosu operatörlerinin araçların maksimum kullanılabilirliğini sağlamalarına ve enerji maliyetlerini yakından yönetmelerine yardımcı olma konusunda da kritik bir rol oynuyorlar.
Pil depolamaya yönelik inovasyon ve yatırım ivmesi daha da hızlanacak.
Pil enerjisi depolama, EV filosuna sahip işletmeler için hayati önem taşıyor ve birçoğu şebekeleri esneklik hizmetleriyle desteklemeyi hedefliyor. Yakın tarihli bir McKinsey raporuna göre , küresel pazarın 2030 yılına kadar 120-150 milyar dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Pil depolama elemanlarına olan talebin önümüzdeki yıl güçlü bir şekilde artmasını bekleniyor.
